Bundesbank’ın ekonomiye yönelik haziran ayı raporu yayımlandı. Raporda, Alman ekonomisinin geçen yılın son çeyreği ve bu yılın ilk çeyreğinde art arda küçülerek teknik olarak resesyona girdiği hatırlatılarak, buna hane halkının harcama isteğini azaltarak ekonomiyi baskılayan yüksek enflasyonun ve zayıf dış taleple sanayideki zayıflığın neden olduğu belirtildi.
Bundesbank raporunda uzun süredir sorun olan arz darboğazlarının azaldığı ve şirketlerin birikmiş siparişlerinin hala yüksek olduğu ve enerji fiyatlarının düşmesinin ekonomideki toparlanmayı desteklediği belirtilerek, “Güçlü bir şekilde artan çalışan ücretleri sayesinde enflasyon çok yüksek kalmasına rağmen hane halkının reel gelirleri istikrar kazanıyor.” denildi.
İstihdamın arttığına ve son zamanlarda oldukça zayıf olan kamu harcamalarının yeniden toparlandığına yer verilen raporda, nisan-döneminde gayri safi yurt içi hasılada yaşanacak hafif artışla resesyonun sona ermesinin beklendiği aktarıldı.
Bundesbank raporunda, sanayideki dış talebin düşmeye devam edeceği ve bunun üretim ve ihracat üzerinde baskı oluşturacağı öngörüsüne de yer verildi.
Alman ekonomisi, alışılmışın dışındaki yüksek enflasyon ve artan faiz oranlarının tüketici harcamalarını baskılamasının etkisiyle yılın ilk çeyreğinde yüzde 0,3 daralarak teknik olarak resesyona girmişti. Ülke ekonomisi geçen yılın son çeyreğinde de yüzde 0,5 daralmıştı.
Ülke ekonomisi, Kovid-19 salgını sürecinde ortaya çıkan dar boğazlar hafiflese de faizlerin yükselmesi, ekonomiye güvenin azalması ve yüksek enflasyon ortamında tüketicilerin satın alma gücünün düşmesinin sonucu iç talebin durgunlaşmasından olumsuz etkileniyor.
Bundesbank, 16 Haziran’da yayınladığı yarıyıl raporunda ülke ekonomisinin bu yıl yüzde 0,3 küçüleceğini ve enflasyonun ise 2025’e kadar hedefin üzerinde kalacağını öngördü. Banka, ekonominin 2024’te yüzde 1,2 ve 2025’te yüzde 1,3 büyümesini bekliyor.
